Hayatı dengesizlikler içinde geçen dengeyi bulmaya çalışan bir adamdı. Burcunun neredeyse tüm özelliklerini taşıyan sevgi kelebeği bir yengeçti. Şizofren..
Her eylemin temelinde bir düşünce yatar. Düşünce açıklanmazsa eylemin, eylem ifade edilmezse düşüncenin anlamı bilinemez. Düşünce ile başlayıp ey..
Adem Hangi Dili Konuşurdu İlk insanın hangi dili konuştuğu eskiden beri merak konusudur. Kimilerine göre İbranice kimilerine göre Arapça. Buna..
Bir edebi metin okuduğumda, o metni yaratanın, biri bilinen diğeri bilinmeyen hangi özne tarafından yazılmış olabileceğine çok dikkat ederim. Konu karışı..
Henüz küçükken, ninem dünyanın bir tepsi olduğunu ve bir öküzün boynuzları üzerinde durduğunu anlatırdı. Öküz sineklerden rahatsız olup başını sallayınca..
Dil üzerine çalışanların belirttiği “Göstergeler nedensizdir” şeklinde bir yargı vardır. Mesela yazma aracı olan kaleme neden “kalem” dediğimizin bir n..
Yere atılan taşın düşmediği olmuş mu… başlayanın bitmediği… yarım kalmışlığın tamamlanmadığı… Enerjinin yok olmadığına inanırım, bumerang gibi enin..
Türkçenin günlük konuşmalarda doğru kullanılmadığını üzülerek görüyoruz. Dili doğru kullananlar olsa da, halkımızın okumaya karşı ilgisizliğine medyanın d..
Fizikçi, matematikçi, jeolog ve antropologdan oluşan heyet bir araştırma için doğada bulunuyordu. Birden yağmur bastırdı. Hemen yakındaki bir köy evine sı..
Küçükken pek çok şeyden korkardım. Jung’un dediği gibi kollektif bilinçaltımdan mı kaynaklanıyordu bu korkular bilmiyorum. Kimileri diyor ki doğamı..
Zaman zaman Türkçenin sanat ve bilim dili olamayacağına dair söylemlere rastlamaktayız. Söylemler, dil kavramının ne olduğunu ve evrensel dil tanımına g..
Yazmak… lanet mi nimet mi bilemediğim dünya harikası! yokluğu düşünce akla zemheriyken geceler varlığıyla berraklaşıyor hisler. N..
Son günlerde en çok yaptığım şey; gündelik konuşmalarda bana söylenen ve çok sıradanmış gibi görünen sözler ile o sözlerin söyleyiş tonunun içinde gizlen..
Çocukluğumdan beri dünya dışı varlıklarla ilgilenirim. Yayımlanan kitapları okurum, haberleri okurum, filmleri izlerim, tartışmalara katılırım… Bu konuda..
Gideceğim! Güneşi olmayan bir ülkeye koşacağım yalınayak. Işıklı ve bozguncu sıcak aynalarda görünmek istemiyorum artık. Sarının kızıla çalan ürpertili g..
Yalnızlığımın, kadrosuz gece bekçisiyim. Saklı ve yasaklı kozmik alanımda ne olduğunu bilmediğim bir etkiyle yazıyorum bu mektubu. Çocukluğunu yitirmiş b..
Yakın bir arkadaşım bir örgübilincin yazdığı şiiri gösterdi. Garip akımına uygun bir şiir yazmasını istemiş o da yazmış. Çok şaşırdım; birçok dergi bunu y..
Sanat özünde insanı ele alır ve insanın ait olduğu toplumla ilişkisini kültürel özellikleriyle betimler. İnsan yaşadığı her dönemde kendinin kim o..
İnsanın bir köprünün ortasında durduğu, ileri mi geri mi gideceğini düşündüğü bir an vardır, sürekli bir köprünün ortasında olduğunu bilmeden. Elimde Heph..
Beğenilmeyi arzu etmemiz yeni bir şey değil. İçgüdülerimizin kontrolden çıkması yeni ve dikkat çekici. Parçası olduğumuz toplumdan sıyrılara..
Çocukluğumda aklıma takılan ilginç isimlerden biriydi “tükenmez kalem.” Adını ilk duyduğumdan bu yana hep dikkatimi çekmiştir. Tükenmez ve bitmez gözüyle ..
Kuşak kaç yılda bir değişir? Bilim insanları farklı görüşlere sahip olsa da genel olarak her 15 yıl bir kuşak dönemi olarak tanımlanıyor. Buna göre şu and..
“Her insan ayrı bir âlemdir, İnsan, düşünceden ibarettir. Geri kalan et ve kemiktir.” ..
Dünya boş, bomboş, kardeşimi öldürdükten sonra daha da bir boş geliyor gözüme. Herkes perişan, mutsuz, bir katilin insafına kaldıklarının farkındalar. Ted..
Bugün hava ılımandı. Güneş kavurucu değildi ama güzel ısıtıyordu. Kışın rehavetine kapıldığım zamanları geride bıraktığıma seviniyordum. Mevsim geçişleri ..
Mesleki olarak devamlı rakamlarla uğraşmanın vermiş olduğu zihinsel yorgunluğun nedenlerinden birisi, rakamların sessiz ve derin bir yapısının oluşudur. H..
“Tıpkı birinin evinde unutulan şemsiye gibi kayboldum işte” fakat yine de bir ömür yağan yağmurların kokusunu taşıyorum üzerimde. İçim eskisi kadar parlak..
Kurumsal mürailik… Rusya… Türlü mazeretler uydurup Ukrayna’yı işgal eden Rusya: Yürekler yakan, Maraş merkezli deprem için Türkiye’ye yardıma hazır old..
“ Yeryüzü sizi sarsmasın diye oraya sabit dağlar yerleştirdi. Yolunuzu bulmanız için de nehirler ve yollar yarattı” Nahl/15 Eteklerinde ..
Bütün felsefi ve dini öğretilerin ve takipçilerinin en değerli eylemi, duadır. Basitçe, elleri semaya açmak ya da kaldırmaktan ibaret değildir dua. Dua; i..
Size çok uzaklardan, sarı enerjinin zarafetini ilk gören topraklardan yazıyorum. Küçük gözyaşlarımı tutamıyorum, kalem tutan parmaklarıma yavaş yavaş daml..
Hepimizin kepçe olmak istediği, mesafeleri aşmak için kuş olup uçmak istediği, hepimizin ateşinin içine düştüğü; yemekten, uyumaktan, ısınmaktan utandığı;..
Gecenin en karanlık anında açacaktı portakal çiçekleri. Her zamanki gibi taptaze kokularını, çam ormanlarına doğru savurarak inciden ışıltılarını gü..
Şairlere ve bestekârlara mütemadiyen ilham vermiş, hassas ruhlarına namütenahi şeyler fısıldamış olan gecesi ve gündüzüyle semanın yüzü ve yıldızları; ila..
Evin çatı katındaki küçük balkonunda öylece dikilmiş, akşamın geceye aktığı serin bir vaktin izleyicisi olmuştum. Ara ara esen rüzgâr; sırtıma bir ürperti..
Acaba yaşamın bir ritmi var mı? Eğer varsa bu ritmi nasıl anlayabiliriz ve daha da önemlisi bu ritme nasıl uyarız. Ritim, dediğimde “özel olarak düzenlenm..
Genel olarak duyu ve duygularımızın ulaştığı veya ulaşabileceği etki alanına evren- ki hayal ve düşlerimiz bu alana dahildir- onun ötesinde bilemediğimiz ..
''İnsanlar mutlu ve neşeliyken o kadar güzeller ki Kalpleri öylesine sevgi dolu ki Bu mutluluk gerçekten bulaşıcı.'' Dostoyevski Nasıl..
Kara Kıt’a da… İç çatışmaların, savaşların, hastalıkların, susuzluğun ve yoksulluğun kasıp kavurduğu bir kıtada sarı, kırmızı ve bembeyaz akasyalar..
Meraklı çoban çocuk; kır kafalı, kırçıl sakallı Değirmenci Bilge Dede’ye sordu: Gözelerden kana kana içtim, avuç avuç yüzüme çaldım onu. Hem bedenimi arın..
Özgürlük için kanat çırpmayınca bir kuş, &nbs..
Kapımın eşiğinden atılan mektupların üzerinden atlıyorum her gün açmıyorum, okumuyorum. Daha fazla özleyeyim diye. Franz Kafka Telefonların henüz var olm..
Güneş ilk ışıklarıyla henüz gülümsemeye başlamıştı yeryüzüne. Günlük rutin yürüyüş yapanlar sahilde boy göstermişti bile. Onlar kadar tempolu olmasa da..
“O garip gönüllüm dertli bakışlım Feleğin elinde sinesi daşlım Yüreği yaralım gözleri yaşlım Gönül evi yıkık viranım nerde” &..
Her sabah gri rengiyle beliren, ardından kızıla boyanan, mavileşen penceremin önündeyim. Köhne köşkün bahçesini bir asırdır bekleyen çam ağacıyla karşılaş..
“Tanrı zar atmaz.” A.Einstein Ben zamana inanmam… İnansa idim daha kolay olmazdı bundan eminim. Dün, bugün ve yarın aynı anda yaşanır ve zama..
Başlığa bakıp da -cinsiyet anlamında- hem kadınlık hem oğulluk nasıl bir arada olur demeyin. Çocukluk dönemimde, köyümün -özellikle- yaşlı ve tecrübeleri ..
Yaz mevsiminin kavurucu sıcakları yerini ılgıt ılgıt esen sonbahar esintisine teslim etmekteydi. Tam vaktiydi yemyeşil kırlarda boylu boyunca uzanan kırm..
..
Evrende sesi olmayan hiçbir şey yok, karıncaların bile ayak sesleri vardır elbet, uzayın derinliklerindeki havada dönen taşların seslerini dinledim ben. K..
Her sabah hazır bir psikoloji ile güne başlıyoruz. Hazır düşüncelerle, hazır deneyimlerle ve hazırlanmış duygularla. Otomatiğe ayarlanmış şekilde ..
Kimsem yok derken bile aklıma hep ilk sen gelmişsin. Kimseymişsin ama içimde bir yerdeymişsin. Ne kadar yürürsem yürüyeyim yollar hep sana çıkıyormuş. K..
Renkler… Renkleri severim. Bütün renkleri severim, lakin bazılarını daha çok severim desem tabii ki yanlış bir şey söylemiş olmam. İnsan tek bir duyguda..
Zenaat diyenler de var. Fakat biz TDK’nın söylemini esas alarak, zanaat diyoruz. Derviş, bir öğretiye inanmış, onun yoluna girmiş, teslim olmuş; dervişli..
İmkânlar isteklerimizle birlikte o kadar ilerliyor ki, zamanın bile dengesi bozuluyor. Biz insanlar, zaman kavramını unutalı çok oldu...
Ruhları önceki bir hayatta, cisimsiz ve maddesiz bir âlemde karşılaşmış da, sanki tek asıldan, tek maddeden oluşmuş gibi hissediyorlardı ilk andan beri. A..
Bir kuşak en çok iki kuşak sonra, en son kimler bizim adımızı anacak acaba ki o da uzun aralıklarla olacak belki, o da kendi çocuğumuz eğer varsa (ve eğer..
Hayat diye algılanan savaşa ilk katılanlardan olmak için, yaşamı soyluca ezberledik. Artık nerede duracağımızı bilemiyoruz. Hangi mekânın içinde, hangi gö..
“Benim hiç gönlümü almadılar, b en hep kendi kendime bir köşede affettim herkesi.” Nilgün Marmara İnsanın en yalnız hissedebileceği anlardan b..
Mektup, basitçe yazılı bir kâğıt ve pullu zarftan çok öte anlamlar içeren bir olgudur benim hayatımda ve kuşağımda. Uzakları yakın eden ve yakınları uzağa..
Yalnızlık kimsesizlerin sığınağıdır, yakan güneş altında bir dinlenilecek ağaçaltı gölgesi belki, uzadıkça hiç bitmeyen öncesi güzel sonrası gittikçe üşüt..
Öyle bir tarla ki, daha adımlarınızı oraya varmak için atarken burnunuza buram buram, lavanta esintisi hakim olurdu. Bu rayiha eşliğinde efsunlanır hatta ..
Kelimeler, fırtına öncesi bulutlar gibi birikiyor göğüs kafesime. İçimde kümeleniyor. Kaburgalarımı çatırdatıyor, çıkmak için çırpınıyorlar. Ağzımı açı..
… Elimden tut yoksa düşeceğim Yağmur götürecek yoksa beni … (Attilâ İlhan) Bahçen vardı, içinde rengârenk çiçekler açan, hanımeli kokus..
Bir daha sana yazmayacağım, Bir şeyin son kez olduğunu bilmek nasıl yakar insanı bilir misin? Anlamlandıramazsın duygularını, her şey gelir ve gider, köp..
Aşk sınırları olan ve girilmesi kadar çıkılması da kolay olmayan bir gizemli ülke. Önce o sınırlara yaklaşarak etrafında birkaç tur atıyorsunuz ve başka b..
Dağın gölgesi; hayallerimi, suda canlı gibi gösteren bir an kadar gerçek. Evrenin bütün yükünü çeken acımtırak ahenk, biri utangaç biri gizemli iki yaban..
Uçurumlarla kaplı, tümsekli ve oldukça dik yokuşlu, rampa bir çıkmaz sokağın önü… O sokakta bir başına, loş kuytularda tozlu huzmesini kusan sokak lambası..
“Yine arzuladım bizim elleri; Eski günler hayalimde, bak şimdi! Yeni açtı muhabbetin gülleri; Dertlerimi tazeledin, bak şimdi!” Hürr..
Gecenin yarısını geçtim. Ağır ağır yol aldığım sessizlik ülkesinde, korku ve heyecan elini yüreğimden çekmiyor. Zifiri karanlık. Çakaralmaz çakmağın..
Tınazlar atılmış, harmanlar çoktan kaldırılmıştı. Seneye tekrar ekilmek üzere olan buğday tohumları kilere konurken değirmenden gelen unlar da harallar..
Emir Topuk, 29 yaşında gencecik bir aşçı. Kendi tabiriyle- ki o bunu diğer ustalar için kullanıyor- sessiz sedasız sadece yemek pişirerek Anadolu Mutfağın..
Şu dünyadaki insanların hepsinin müşterek derdi var mıdır diye sorsanız, önce kendime en sert kahvelerimden birini yapıp en asil fincanımı alırdım dola..
Sabahın erken saatlerinde yürüyorum. İnsanlar koşuşturuyor. Kimi bakkala, kimi fırına… Bazıları börekçiye kim bilir bazıları da… Ben ise hala yürüyorum..
Kimine göre zehir, kimine göre panzehir… Ben ise hala hangisi olduğunu çözebilmiş değilim. Bir zamanlar, daha acılardan nasibini almam..
Farklı zamanların çocukları dede ve torun. Dede , yılların adamı... 70’lik... Yaşının ve hürmet görüyor olmanın verdiği özgüvenle ot..
Yokluyorum işte! Ya şurada ya da buradasın. Özgürlük çığlığım, kalbimin çevresinde dört dönüyor. Ne yaptığını bilmeyen kalbim gözlerimi yanıltıy..
Yağmurun pıtırtısı kiremit damdan ancak bu kadar güzel gelebilir. Kiremitlerin arasına sıkıştırılan tenekeler ayrı tıkırdar, bacanın üstüne kapanan sac..
“Aşkla ölüm arasındaki en büyük benzerlik, her zaman sözü edilen muğlak benzerlikler değil, her ikisinin de bizi, gerçekliğini kavrayamamaktan, elimiz..
Bir reklam filminde duymuştum: Hepimiz tatil için çalışıyoruz! İnsanlar bir yıl boyunca bir haftalık, on günlük ya da bir aylık tatil için mi çalı..
Düşünce yapınızı ve davranışlarınızı değiştirmeniz, dünya çapında pozitif değişimlere sebep olur da inanmazsınız. Kelebek etkisi olarak da bilin..
Sokaklar şehrin damarları gibidir, kılcallarına nüfuz eder. Mercek tuttukça şehri daha iyi tanırsınız, dokusunu analiz ettikçe tadını alırsınız ş..
“Bir şehrin şekli bir faninin kalbinden daha çabuk değişiyor.” (Baudelaire) İnsan önce göçebeydi. Evi yüreğindeydi, yuvasını kuşlar gibi istediği ..
“Eskici geldi eskiciii! Demir, bakır, alüminyum eskileri alıyom, eskiciiee!” Günümüzdeki geri dönüşüm kutularının henüz arz-ı endam etmediği yet..
Uzun zaman olmuş yaşlı bedeninin özlemle kavrulması. Eskilerin dediği gibi karasına bulanmış sevdası. Şimdilerde, yakınken son nefesine, geçen seneler..
Uzun süreden beri aynı telefon numarasını kullanıyorsanız birkaç bin numara kayıtlı olabilir telefon rehberinizde. Farklı insanlar, yaşamlar, standartl..
 ..
“Kapıdan çıkmak üzereyken arkasında birisinin varlığını duyumsayıp yana doğru çekildi.” Fakat kimsecikler yoktu. Son zamanlarda evin içinde de benzer h..
“Kar etmez ahım sen gülizare Onulmaz işler güzelim dilde bu yâre Olsam da geçmem bin pare pare Sevmiş bulundum güzelim gayrı ne çare” ..
Gurbet ve ayrılık; sıladan, sevdiklerinden ve kendine ait olandan ayrılıp gariplik duygusu içine düştüğü durumdur insanoğlunun. Tasavvuf düşünces..
Sakin sakin uyuyan bir kedi gördüğümde, kömür kokan sobalı evler gelir gözümün önüne. Hemen ardından rengârenk yünlerden, sevdikleri için kazak ören bi..
Uzun zaman oldu. Çok uzun bir vakit akıp geçti, aramızdaki köprünün altından. Kurumuş bir ırmak yatağından kum, çakıl ne kaldıysa doldurduk ceplerimize..
Mutlu yazılar yazmak istiyorum; mutlu ve umutlu olanlardan. Eminim yazanların birçoğu bahara, sevgiye niyetle oturuyorlar masalarına. Sonra ne oluyor d..
Sizi bilmem ama benim pek hoşuma gidiyor çarşı pazar şu sevgililer günü hengâmesinde! Vitrinlerde balondan pastaya, mumdan fincana, pelüş ayıcıktan iç ..
Gökyüzünün hediyesi düşüyor işte. Bugün yine yağmur yağıyor. Seninle unutulmaz anılarım; beni, bir yağmur damlasıyla küçük bir su birikintisinin üzerinde..
Yabancısı olduğum bir şehir. Tanıdık sima hiç yok. Nedense tanıdık şefkatli yüzler arıyor insan. Selam verdiğinde hatırını soracak sıcacık dostlar... K..
Atlar ahırlarında, dağ hayali kurmazlar. Fakat rüyada görür, kalbinin sahibini; Çeşitli sebeplerle, yılkıya giden atlar! Biz ..
Yokluyorum işte! Ya şurada ya da buradasın. Özgürlük çığlığım, kalbimin çevresinde dört dönüyor. Ne yaptığını bilmeyen kalbim gözlerimi yanıltıyor...
Ben bir bavula koskoca bozkırı teptim de çıktım yola… Bir bavul sadece, asla, yalnız bavul değildir! Bunu en iyi bilen bozkırın kavruk yüzlü çocuklarıd..
Epey zaman arayan bilir sevinci. Şehrin arasına konmuş, yapay da olsa orman; bu aralar sıkça adımladığım şen geçit. Yeşilin her tonu, her mevsim..
Ne zaman yalnızlık yolundan yürüsem, eşkıya gibi yol kesiyor özlemin. Yüreğimden ve sevgimden başka verecek neyim var? Islak kumsalda gezinsem; isk..
Kendi hapishanesini kendi eliyle yapanlardan mısın, yıkanlardan mısın, diye sordu. Her ikisi de, dedi. Her ikisi de… Nasıl? İnsan dediğin düz bir..
Kadın… Kırılırsa kara çalmaz her zaman… kadın kırıldı… baştan ayağa kırmızıya boyandı. Kolay mı kadının lâl kesmesi. Baş edemedi acıyla kadın, kızıla b..
Rivayete göre “uzun ince bir yol” dedikleri meşakkatli bir kapı niteliğindeydi. Son dedikleri ise görünmezdi, an itibarı ile yakalanabilirdi. Adımları..
“ gelir bir bir, gider bir bir, kalır bir Gelen gider, giden gelmez, bu bir sır” İnsan nasıl anlatır ki; taşın kalbini, ağacın endişesiz gö..
Kitaplar… Ruhumuzun dışa açılan penceresidir... Bizler o pencereden bakarak farklı dünyalara açılırız. İçi fevkaladeliklerle dolu bu dünyal..