Öyle ya Mevsimlerde yorulur. Ümitli sedalar yolun sonunda kaim olur. Lakin ilkin: Baharlardan kalma çiçeklerin ışığı söner, durulur. Kuru esen rüzgâr..
Umuda müteveccih hecelerim vardı; halka halka eklenerek, kelimelere ilhak olan sahifelerde. İşitiliyordu ardı sıra âhenkli nâğmeleri his ile gönüllerde. ..
İnsanın kendini içten gelen özgürlüğüyle ifadesini sağlardı kelimeler… Kelimelerin iskeleti olan harfler zincirleme birleşerek, kelimenin ruhu olan anlam..
Güneş ilk ışıklarıyla henüz gülümsemeye başlamıştı yeryüzüne. Günlük rutin yürüyüş yapanlar sahilde boy göstermişti bile. Onlar kadar tempolu olmasa da..
Yaz mevsiminin kavurucu sıcakları yerini ılgıt ılgıt esen sonbahar esintisine teslim etmekteydi. Tam vaktiydi yemyeşil kırlarda boylu boyunca uzanan kırm..
Renkler… Renkleri severim. Bütün renkleri severim, lakin bazılarını daha çok severim desem tabii ki yanlış bir şey söylemiş olmam. İnsan tek bir duyguda..
Güneşin ışıl ışıl etrafa ışınlarını saçtığı bir cumartesi günüydü. Beşiktaş yolu üzerinde, Dolmabahçe Sarayı sokağında yürürken, ağaçların yapraklarının ..
Aysel mesai saati içinde beni aramıştı o gün. Günün yorgunluğunu dost muhabbeti ile gidermek için çay içmenin iyi bir fikir olduğunu düşündüğünü söyle..
Yürüyordu… Sakin, huzur ve sukūn bulmuş bir ruh hali içinde... Adımları teslim olmuştu adeta sokağın içinde ki kitapçıların ritmik yapısına. Etr..
Öyle bir tarla ki, daha adımlarınızı oraya varmak için atarken burnunuza buram buram, lavanta esintisi hakim olurdu. Bu rayiha eşliğinde efsunlanır hatta ..
Yağmurlu bir hava … Öyle sakin değildi yağmur. Yollara, caddelere fevç fevç akıntılar hakim olmuştu neredeyse. Sahafların sokağına adım atar ..