ben seni aklımdan nasıl çıkaracağım aklımdan çıkarsam kalbimde bir yakıcı meltem kalbimden çıkarsam gövdemde bir tiz çığlık ölüm ..
Bir gün her şey başladığı yere geri dönecek Bunlara bir başka yıldızda kahkaha atanlar ile Etrafımızdaki görünmeyen ama bizle yaşayan diğer varlıkl..
kanayan gözlerime tuz bastım yokluğunda yaşadığın kente kurtlar indi karşılarına durdum ismini bağırarak ormanlara koştum bir deli gibi o..
Son günlerde en çok yaptığım şey; gündelik konuşmalarda bana söylenen ve çok sıradanmış gibi görünen sözler ile o sözlerin söyleyiş tonunun içinde gizlen..
saksafon solosu ne zordur çeken bilir kırmak istiyorum bu ruhumu daraltan beyazcamı mekanik sanatçıların mekanik gülüşlerini dağıtmak yok etmek..
“Biz şiirlerimizi işçilere yazarız ama işçiler bizim kim olduğumuzu bilmez “ Ostim’deyiz biraz ekmek ve biraz gobit ucuz peynirler y..
Truva’ dan geçersen bir gün kulak ver rüzgârın uğultularına oralarda eski sesim kalmıştır iki damla gözyaşım düşmüştür Athena Altar..
“Muharrem masaları sil durma” derken sanki soğuk bir yılan gibi tıslıyor adam siyah dalgalı saçları ortadan ayrılmış gök yüzlü bir çocuk görüyo..
Akşamları gelip kiraz saçıyor bahçelere tavus kuşlarını hiç görmemiş bir çocuk sevilmediği halde güzel yalanlar söylüyor gülemiyor çünkü yanağınd..
Evrende sesi olmayan hiçbir şey yok, karıncaların bile ayak sesleri vardır elbet, uzayın derinliklerindeki havada dönen taşların seslerini dinledim ben. K..
“...küçüklüğümde mahallemizde üç dil konuşabilen sefil kılıklı sabahtan akşama kadar bisikletle gezen Cemal’in perilerin tutsağı olduğu söylenirdi,nedense..
sensiz gecelerde Mayalar girerdi düşlerime Tikal’in yosunlu sokaklarında hayalini arardım kalabalık bir törende insanlar arasından tanıdım seni Seneca;..
Bir kuşak en çok iki kuşak sonra, en son kimler bizim adımızı anacak acaba ki o da uzun aralıklarla olacak belki, o da kendi çocuğumuz eğer varsa (ve eğer..
bir kız sevmiştim üstelik hiç öpmeden usta her yürümeye çıktığımızda bir de Allah girerdi kolumuza bıraksın beni dedim bir gün sı..
Yalnızlık kimsesizlerin sığınağıdır, yakan güneş altında bir dinlenilecek ağaçaltı gölgesi belki, uzadıkça hiç bitmeyen öncesi güzel sonrası gittikçe üşüt..
Öldük sanıyoruz, belki de öldük bu nasıl bir çılgın koşmak iki boyut arasında bir hiçliğe doğru bu nasıl bir dörtnala at sürmek ..
senin o uçsuz bucaksız yüzün vardı çıkar gelirdi bütün el değmemiş çayırlardan kalkan bir kuş sürüsü kadar gürültülü kendinden korkarcasına kaçışların ..
Kimse yok girdiğimiz kapıları arkamızdan kapatacak Çünkü bizim hiç kimsemiz yok İşte yalnızlık, işte akşam, İşte bulutlar ve işte usul usul gökten y..
Aşk sınırları olan ve girilmesi kadar çıkılması da kolay olmayan bir gizemli ülke. Önce o sınırlara yaklaşarak etrafında birkaç tur atıyorsunuz ve başka b..
gölgelerin yerküreden silineceği gün o ki kıyamet – bize anlatılan ve olacaktır denildi- günahlarımızın birer tokat gibi yüzümüze çarpılacağı ..
başında çelgisiyle geçtiğinde baktım, gözlerinde yaban yaseminleri ben bir adını soracaktım sadece nasıl çağrıldığını vişneçürüğü entarisini sora..
Güzel kadınlar benim esrarımın nereden olduğunu merak ediyor Ben güzel bir kadın değilim ne de bir manken ölçülerindeyim Ama ben anlatmaya başlayın..
Gün, soğuk, karanlık ve kasvetlidir Yağmur yağıyor ve rüzgâr asla yorulacak gibi değil Bahçedeki asma sıvaları dökülmüş duvara tutunuyor hala Her ç..
taze çay yapraklarıydık Seylanlı kızların topladığı en hasıydık ipek kumaşların en yünlü kaşmiri İpek Yolu’ndan gelen ilk baharatlar kadar s..
bir baktım sular duruyor bir baktım dağlar durmuyor görüyorum gölgesinde alaca renkli turnalar duruyor bana kapanan bakışlarından anlıyoru..