En kısa yol, vazgeçilen yol. En uzun yol ise gitmeyi arzulayıp da bir türlü gidemediğin, hayalinde dönüp dolaştığın yoldur. Bu eylemin en hikmetlisi ise yolda olma halidir.
Yolda olmak; aynı zamanda bir haldir. Halden hale geçmek bir gezgin ruhu içinde olmaktır. Hakikatin peşinden gitmek bir huzur arayışı bir umut içinde olmaktır. Bir yere giderken atılan her bir adım yeni yerler keşfetmenin yanı sıra birazda insanın kendi iç âleminin keşfi değil midir.
Yol; gerçekte var olanla yola düşenin hayal âleminde süslendiği bir güzergâhtır. Zira; her yolcu, bu seyrüseferde kâinat kitabında kendi yaptığı okumaların tefsiri oranında zevk alır. İnsan nihayetinde bir bilinmezin ve dünyada var olmanın esrarının peşindedir. Her adımda kâinat kitabının sayfalarını çevirmenin huzuru vardır onda. Aradığını bulunca kendini de bulmuş olur.
Yolda rastladığı güzelliklerin sermestliği ve meşakkati yolcunun bahtınadır, yola düşenindir. Onun cefasına ve nazına katlanmayı göze alanın, yolda olanındır. İnsan yolda yürürken cevabını bulamadığı soruları bir dağın eteğine sarıp sarmalasa da onun sancısının sarhoşluğuyla yürür. Umudu hep bir sonraki tepenin ardındadır. Acıları diner mi bilinmez lakin yüreği hafifler.
Yolda olmak; farklı ve değişik yerler görme arzusu ile yollara düşmek, bir yerden bir yere gönüllü olarak revan olmak. Arzularının peşinde sürüklemek yâda yolda olma sevinci içinde olmaktır. Dünyevi hırs ve heveslerini geride bırakarak bir zahit edasıyla yola düşen gezginlere yoldaki güzellikler bütün çıplaklığıyla önüne serilir. Eşyanın sırlı halleri onlara ayan beyan gözükür. Bu yüzden hareket halinde olmak insana canlılık ve mutluluk verir.
Yol; yürüdükçe dağların eteğinde ilmek ilmek açılan sevgi yumağı, bir yandan sökülürken bir yandan insanın içine doğru sardığı. Yolda olmak değil yola hazırlanmak yorar insanı. Bir yerden bir yere gitmek için karar verildiğimizde içimizdeki esrarın düğümleri çözülür bir bir. Yolcu; önünde uzayıp giden menzilde nehirde akan su misali ıralayarak akıp gider. Kıvrım kıvrım akan bu patikalar bizi her zaman yeni bilinmezlere yeni ufuklara doğru sürükler. Tüm bu çabalar bunca güzelliği var edenin sırına mazhar olmak içindir. Zira bütün yollar ona çıkar.
Ve tüm yürüyüşler onadır.