Adem
Hangi Dili Konuşurdu
İlk insanın hangi dili konuştuğu
eskiden beri merak konusudur. Kimilerine göre İbranice kimilerine göre Arapça.
Buna gerekçe olarak ikisinin de köklü diller olmaları gösterilir. İbranice ile
Arapça benzerlikler göstermektedir. Harf ve ses olarak benzer alfabelere
sahiplerdir. Kesin olmayan bilgilere göre yorumlar yapılmaktadır.
İslam inancına göre
ilk insan ve ilk peygamber Hazreti Adem’dir. Peki, Hazreti Adem hangi dili
konuşmaktaydı? TDV İslam Ansiklopedisinde “Hz. Âdem'in dili İslâmî telakkiye göre Arapça, Yahudi ve
Hristiyanlara göre ise Aramice idi.
Cennette Arapça, yeryüzüne inince de Süryanice konuştuğu, on iki yazı çeşidi
ile 700 dil bildiği de öne sürülmüştür.” şeklinde bir bilgi yer alır.
Birçok dini kaynakta
Hazreti Adem’in Arapça konuştuğu ifade edilmiştir. Buna objektif dayanak bulmak
imkansız olsa da bazı rivayetler ve Kur’an’da geçen ifadelere göre kabul
edilmiş bir gerçektir. Hz. Adem’in
cennetten çıkarıldıktan sonra ettiği duada cennetin kapısında yazılı kelime-i
tevhit ve şehadetten ilham alarak ettiği “Adını adınla birlikte yazdığın zatın
hürmetine senden af diliyorum.” şeklindeki duasından hareketle Arapça konuştuğu
sonucuna varılmıştır.
Bazı durumları
açıklamak için “hilalin iki ucunun birleşmesi” teorisi kullanılır. Bu teoriye
göre bir varlığın başlangıcı ile sonu bir şekilde buluşur ve benzerlikler
gösterir. Mesela insanın bebeklik ve yaşlılık halleri karşılaştırıldığında benzer
özellikler gösterdiği görülecektir. Bir devletin kuruluş ve yıkılış süreçlerinin
neredeyse aynı olduğu fark edilecektir. Bunu ilk peygamber ve son peygamber
bağlamında şu şekilde uyarlanabilir:
Hazreti Muhammed sonuncu peygamber
olarak bilindiğine ve o da Arapça konuştuğuna göre; hilalin iki ucunun
birleştiği ve Hazreti Adem’in de Arapça konuştuğu söylenebilir.
Bu ve benzeri teoriler net olarak
ispatlanmasa da günümüze ulaşan rivayetler ve eski kaynaklardaki bilgilerden
yola çıkılarak konuştuğun dilin Arapça olduğunu söylemek mümkün. Bunda dilin
imkanları ve kapsayıcı özelliğinin de etkisini yadsıyamayız.
Buradan Arapçaya bir vurgu ve övgüde
bulunulduğu anlamı çıkarılmasın. İlk insanın konuştuğu dilin bilinmesi,
dillerin gelişimi ve tarihi süreci hakkında önemli bir ipucu sağlamaktadır.
Diller ne zaman farklılaştı ve insanlar
dilleri farklı topluluklara nasıl ayrıldı; bunu kesin olarak açıklamak zor.
Eski bir rivayette bir yerde ziggurat vb. bir tapınak yapımı sırasında hazır
bulunan insanların bir anda konuşmalarının değiştiği, birbirlerinin dillerinin anlamadıkları
anlatılmıştır. Buradan günümüzdeki gibi keskin bir ayrımın oluşup oluşmadığı ya
da şive ve lehçe bağlamında bir farklılığın gerçekleşip gerçekleşmediğine dair
bir bilgiye tam olarak ulaşılamamaktadır. Ayrıca bunun bir efsaneye ya da
olağanüstü bir olaya dayandırılması akıllarda soru işareti bırakmaktadır.
Günümüzde diller arasındaki büyük
farklılıklar, konuşulmakta olan dillerin Arapça ya da İbranice ’den mi türediği
yahut Hami-Sami dillerinden mi geldiği konusunda şüpheyle yaklaşabileceğimiz
bilgiler içermektedir.
Kesin ve tatmin edici bir bilgiye
ulaşmak için Hazreti Adem’in konuştuğu dilin ve sonrasında oluşan dillerin
tarihi süreç içinde gerçekçi delillerle incelenmesi en doğrusu olacaktır.