hiçlikten geliyorsun hiçlik giyinmiş pelerin
nasıl da bekliyor seni gözdelerin
bükülüyor zaman sen geçtikte ardından
geçmiş geleceğe kısalıyor
gelecek
hep eski hallerin
peçeni açmak için ne ister saklı gönlün söyle
bulutları mı içmelisin doğdukları yerde
suyumu sevmelisin nemli nemli
al buyur
denizin tuzu da senin olsun
rüzgarın huyu da
ama önce
görsün endamını doya doya gözlerim
yüzü yoksa kimse kim değil
yüzün yoksa hiçbir şey sen değil
arayanlar yorulur eninde sonunda
bulanlar kendinde kaybolur
döner devran
ne kadar yüzsüzlük varsa senden sorulur
hiçliklerden geliyorsun hiçliğe çıkıyor yolun
nasıl da anlamıyor seni gözdelerin
anlamlar yitiyor sen geçtikçe ardından
bilgeler cahilleşiyor
cahiller
cahiller hep senin müritlerin