Kıyıya vuran kalp kırıklıklarım, nasır tutmuş yüreğim, dar ağacına asılmış hayallerim ve bir kadehte yıkılan bedenimle selamlıyorum seni. Ağlama duv..
Tarlalarında koşturduğum günebakan çiçeklerimin yüzünü güneşten çekip, umudunu ay’a bağlaması… minik kaplumbağaların korunup kollandığını bil..
En sevdiğini kaybetmenin acısıydı ondaki iz düşümü, Gecenin karanlığından da zifiriydi yüreğinin karanlığı, Vicdanın aklığı, karanlığı gidermeye yetmiyo..
Zifiri karanlıklardan geçip şiddetli kasırgaları görmek aşılmaz denilen dağları aşıp, sana bir adım yaklaşamamaktı… Kıymetli inci tanelerinin..