nşe nşe

reha özcan kumpanyası ile "bir garip orhan veli"

Usta yazar Murathan Mungan, Orhan Veli’nin şiirlerinden yola çıkarak yazdığı tek kişilik ve tek perdelik, toplamda yetmiş dakika süren tiyatro oyununu 2020 Şubat ayında ilk kez seyirci ile buluşturmuştu. Pandemi yasaklarından sonra tekrar sergilenen eserin yönetmenliğini, Murat Sarı ve Ayşegül Hardern yapıyor. Oyunculuğunu ise Reha Özcan üstlenmiş.


Oyun şiirler üzerinden hafif müzikal tadında ilerliyor. Reha Özcan muazzam bir oyunculuk sergileyerek şiirlerin her bir mısraını adeta yaşıyor ve izleyenlere de bunu başarılı bir şekilde aktarıyor. Orhan Veli’nin İstanbul aşığı olması nedeniyle olacak ki ekrana yansıtılan İstanbul fotoğrafları da bir görsel şölen oluşturup, atmosferi daha etkileyici kılıyor.

Hayata baktığı şair penceresinin renkliliği ile yaşamın farklı yönlerini gören ve aklı hep şiirde olan Orhan Veli’yi canlandırırken, seçilen kostümün halden hale girmesi de ayrı bir ustalık. Şöyle ki palto çıkarılıyor, gömlek pantolonun üzerine çıkıyor, kravat gevşetiliyor sonra atılıyor, fötr şapka hep elde kimi zaman yerde… Dağınıklığın içindeki özgür ve ince ruhlu şaire dikkat çekilirken, diğer taraftan senaryonun ve oyuncunun kusursuzluğu da gözlerden kaçmıyor.


Ayrıca, Aralık sonuna kadar ülkenin farklı noktalarında izlenebilecek olan eserin, ışık tasarımında Ayşe Sedef Ayter’in, müzikte ise Nejat Dimili ve Cem İdiz’in emekleri bulunuyor. 

“Bir Garip Orhan Veli” tiyatro ekibini bu anlamlı ve başarılı proje için tebrik ederken, ölümünün yetmişinci yıl dönümünde usta şairi de rahmetle anıyoruz. Hayat da bir “perde” den ibaretken, kapanışı o güzel şiir ile yapıyoruz… 

İstanbul Türküsü

İstanbul’da Boğaziçi’nde

Bir garip Orhan Veli’yim

Veli’nin oğluyum

Tarifsiz kederler içindeyim

Urumeli Hisarı’na oturmuşum

Oturmuş da bir türkü tutturmuşum

İstanbul’un mermer taşları

Başıma da konuyor martı kuşları

Gözlerimden boşanır hicran yaşları

Edalım

Senin yüzünden bu halim.

İstanbul’un orta yeri sinema

Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama

El konuşur, sevişirmiş; bana ne?


Boynuna vebalim

İstanbul’da, Boğaziçi’ndeyim

Bir garip Orhan Veli’yim.

devamını oku