serhat köklü serhat köklü

Aşk Geçirmez

Gergefinde işli, bir nakkaşın kan damlayan kanaviçe bakışları

Anka kuşunun kanatlarında rüyalarımı kırpıştıran gözlerin

Mekânsız ve zamansız bir paralel evrende çıksam yolculuğuna

Zembereği erguvan, kadranı kızıl, bembeyaz ellerinden tutup

Esrarı güzelliğinde kavrulmuş yakut bir leblebi olsam boğazında


Her yerimde, ister otur cam-n-kenarımda, bense koridorlarında

Aşkgeçirmez kalın bir aşklık giydim içime bu akşam

Nedimelerin kayboldu balkabağına dönüştü düğün arabası

Issız Antartktika’da mayhoş soğuk yanıklarıma belki iyi gelir diye;

Miladi, Hicri, Rumi; girdi takvimler birbirine, nihayet kapandı solucan deliği…


devamını oku