kaçıncı kez uçurtmalarımızı vuruyorlar
kaçıncı yası tutuyoruz
gökyüzünde ne zamandır dolaşıyor alaca kuşlar
bilinmezlerde karnımıza giren kramplarla kıvranıyoruz
***
terk edilmiş evlerde kimler bekliyor hatıralarımızı
kimlere dağıtılıyor ümit kesilince eşyalarımız
duvar diplerinde bekliyor hasret aması gözler
kuruyor anne eli kokan yedi veren güllerimiz
yunak taşına yakın yerde biten aslanağızlarımız
indirin artık şu ölümü çağıran kazanları ocaklardan
gassalın ellerine vermeyin yavruları
***
avlulara sessiz çığlıklar düşmüş
çocukların kulağına gelmiyor babalarının sesi
ruhlar sağırlaşmış, göçmeklerin dili yok
hangi ahit yazacak soyların kıyımını
kuşaklara taşınıyor korku, acı ve öfkesi
rüzgarlar kirlenmiş ferahlatmıyor nefesi
dünya toprağı yetmiyor örtmeye üstlerini
ve toprak doyurmuyor o aç gözlerini