bozkır alacasında
yabanıl bir karanlığım
isyan bilin yıldızsız gecelerimi
yaşamak dediğimiz
el cağız çocuk kanı
bir serçenin sesine tutuşturun haykırışımı
feryadım zulüm olsun bezirgân devrine
dudaklarımda kuruyor kanlı nehirler
mevsim ölümlerin kara sağanağı
kırıldı ince baharım
kaldırın ellerimi
belki tutunabilirim
zülüflerinde umudu taramış yar saçına
böğrü çatlamış toprağa düşüyor gelincikler
kentlerde dolaşıyor tekliğim
kalabalıklar arayış uğultularım
sahte düşlerimi
tutsak hayallerimle süslüyorum
vardığım her yer mahzenden bir kapı
yabanıl bir karanlığım
aşk bakışlı fotoğraflara
kazıyın suretimi